Yeni Gelişmeler
Türkiye Bankalar Birliği (“TBB“) tarafından Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Yönetmelik (“Yönetmelik”) uyarınca hazırlanan finansal yeniden yapılandırma çerçeve anlaşması (“Çerçeve Anlaşma“), banka ve diğer finansal kuruluşlar (“Alacaklı Kuruluşlar“) tarafından imzalandı ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (“BDDK”) tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi.
Çerçeve Anlaşma ne getiriyor?
- Çerçeve Anlaşma’da finansal yeniden yapılandırmaya dahil edilebilecek borçluların kapsamı belirlendi. Bu minvalde, yeniden yapılandırma kapsamına alınabilmesi için ilgili borçlunun yeniden yapılandırma talep ettiği tarihteki anapara borcu toplamının en az 100 milyon TL tutarında olması gerekecek.
- Toplam borç tutarının azami %25’lik kısmı için Alacaklı Kuruluşlar tarafından aleyhinde yasal takip işlemi başlatılan borçlular yeniden yapılandırma kapsamına alınabilecektir. Haklarında iflas kararı olan borçlular kapsam dışında bırakılmıştır.
- Borçluların yeniden yapılandırma kapsamına alınabilmesi için mali durumlarının ve geri ödeme kabiliyeti kazanacaklarının alacaklı kuruluşlar konsorsiyumunun (“Konsorsiyum“) belirleyeceği kuruluşlar tarafından tespit edilmesi gerekecek.
- Alacaklı Kuruluşlar’ın oluşturduğu Konsorsiyumlar yeniden yapılandırma sürecindeki karar alma mekanizması olacaktır. Alacaklı Kuruluşlar’ın kararına bağlı olmak üzere her bir borçlu ve/veya aynı risk grubuna dahil olanlar bazında ayrı ayrı Konsorsiyumlar veya tek bir Konsorsiyum oluşturulabilecek.
- Konsorsiyum’daki Alacaklı Kuruluşlar tarafından uygun görülmesi halinde Alacaklı Kuruluşlar dışındaki diğer alacaklılar Konsorsiyumlara Çerçeve Anlaşma’yı imzalamak suretiyle üye olabilecek.
- Yönetmelik’te yer alan, finansal yeniden yapılandırma sözleşmesinin (“Yapılandırma Sözleşmesi“) Alacaklı Kuruluşlar’ın alacaklarının en az üçte ikisini oluşturan çoğunluğu tarafından imzalanması halinde, Çerçeve Anlaşma’nın imzalayan tüm Alacaklı Kuruluşlar’a uygulanacağı hususu Çerçeve Anlaşma’da tekrarlandı.
- Çerçeve Anlaşma ile yeniden yapılandırma çerçevesinde alınabilecek önlemler ve atılabilecek adımların kapsamı belirlendi. Bu önlemler, diğerlerinin yanı sıra, mevcut risklerin yeniden vadeye bağlanması, ilave finansman sağlanması, yönetim veya ortaklık yapısı değişikliği, varlık satışı, ilave teminat tesis edilmesi, halka arz veya borçlunun ekonomiye kazandırılmasını teminen yapılacak sair işlemleri kapsamaktadır.
- Gerekli görülmesi halinde borçlulara ek kredi kullandırılabilecek. Konsorsiyum üyesi bankalardan alacakları toplamı, Konsorsiyuma üye bankaların toplam alacağının %90’ını oluşturan en az iki bankanın karar alması halinde, Yapılandırma Sözleşmesi’ne taraf olan tüm bankalar tarafından mevcut alacak paylarıyla orantılı olarak ek kredi kullandırılacak. Bu yetersayının oluşmaması halinde, Çerçeve Anlaşma’da öngörülen diğer yetersayılara uygun olarak borçluya isteyen Konsorsiyum üyelerifinansman sağlayabilecek veya borçlu Konsorsiyum üyesi olmayan bankalara borçlanabilecektir.
- Anapara alacağının tamamından veya bir kısmından vazgeçme, iştirak etme veya ayni tahsilat işlemlerinin yapılabilmesi için Konsorsiyum üyelerinin oybirliği ile karar alması gerekecek.
- Konsorsiyum, borçlunun ilk başvuru tarihinden itibaren 90 gün içinde karar vermezse yeniden yapılandırma süreci sona erecek. Bu süre Konsorsiyum tarafından en fazla iki ay uzatılabilecek. Yapılandırma Sözleşmesi’nin başvuru tarihinden itibaren 150 gün içerisinde imzalanması gerekecek.
- Yeniden yapılandırma kapsamına alınmak isteyen borçluların, Çerçeve Anlaşma ekinde yer verilen formata uygun şekilde bir başvuru ve taahhüt mektubunu imzalamak ve bu mektuba malvarlıkları ile finansal durumlarına ilişkin belgeleri eklemek suretiyle en çok borçlu oldukları üç Alacaklı Kuruluş’tan birine (“Başvuru Bankası“) başvurması gerekecektir.
- Başvuru Bankası’na usulüne uygun bir şekilde başvuruda bulunulması ve başvurunun ilgili Alacaklı Kuruluşlar’la paylaşıldığı andan itibaren, Alacaklı Kuruluşlar tarafından borçlu hakkında icra takibi yapılamayacak, zamanaşımı ve hak düşürücü süreler nedeniyle hak kaybına yol açacak durumlar hariç olmak üzere, mevcut takiplere devam edilemeyecek. Yapılandırma Sözleşmesi imzalanması halinde de bu sınırlamalar geçerli olmaya devam edecek.
- Yapılandırma Sözleşmeleri’nde Konsorsiyum üyelerinin alacaklarının tespiti, geri ödeme mekanizması, sözleşmeye aykırılık halleri ve yaptırımları, teminat yapısı ve sair hususlar düzenlenecek.
- Çerçeve Anlaşma’dan doğan uyuşmazlıkların çözümünde kurulacak olan hakem kurulu yetkili olacaktır.
- Çerçeve Anlaşma BDDK’nın onayından itibaren iki yıl içinde imzalanacak olan Yapılandırma Sözleşmeleri için geçerli olacak ve BDDK bu süreyi uzatabilecek.
Sonuç
Çerçeve Anlaşma’nın yürürlüğe girmesi ile birlikte finansal yeniden yapılandırmaların işleyişine ilişkin esaslar netleştirilmiş oldu.
Bununla birlikte, Çerçeve Anlaşma ile BDDK tarafından hazırlanan Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Kanun Taslağı’nda (“Taslak Kanun“) yer alan “Durumun Korunması Süreci”nin birbiri ile örtüşmediği görülmektedir.
Çerçeve Anlaşma uyarınca, herhangi bir borçlunun Çerçeve Anlaşması, sadece Çerçeve Anlaşma’ya taraf olacak finansal kuruluşları bağlayacak ve taraf olmayan diğer alacaklıların borçlu nazarında sahip oldukları hakları etkilemeyecek. Bu sebeple, Çerçeve Anlaşma’ya taraf olmayan bir alacaklı Çerçeve Anlaşma’nın varlığına rağmen alacağını takip edebilecek. Çerçeve Anlaşma’ya taraf olan Alacaklı Kuruluşlar’ın borçluya karşı takip yapamayacakları Durumun Korunması Süreci borçlunun yapılandırma için başvurması ile başlayacak.
Bununla birlikte Taslak Kanun, Yapılandırma Sözleşmesi’nin imzalanması ile amme alacaklarının takibi dahil olmak üzere, borçluya karşı hiçbir takip yapılamayacağını ve evvelce başlamış takiplerin duracağına hükmetmektedir.