Yeni Gelişme
13 Aralık 1994 tarih ve 22140 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’da (“4054 Sayılı Kanun“) değişiklik yapılmasına dair Kanun (“Kanun“) 24 Haziran 2020 tarihli ve 31165 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Kanun’un Getirdiği Yenilikler
Kanun, 4054 Sayılı Kanun’da özellikle davranışsal ve yapısal tedbirler, birleşme ve devralmalarda etkin rekabetin önemli ölçüde azalması testi, uzlaşma ve taahhüt usulleri getirilmesi, de minimis istisnası gibi pek çok yenilikçi ve rekabet hukuku uygulamasına katkı sağlayacak değişiklik getirmektedir. Bu değişikliklerin usul ekonomisi sağlayarak hem teşebbüsler hem de Rekabet Kurumu (“Kurum“) bakımından fayda sağlaması beklenmektedir.
Kanun’un getirdiği temel yenilikler ise şu şekildedir:
Birleşme ve Devralmalarda “Etkin Rekabetin Önemli Ölçüde Azaltılması” Testi: 4054 Sayılı Kanun’un 7. maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklik ile hâkim durum testine ek olarak Avrupa Birliği hukukunda uygulanan etkin rekabetin önemli ölçüde azaltılması testi getirilmiştir. Bu test ile birlikte birleşme ve devralma işlemleri sonucunda ortaya çıkabilecek etkiler sadece hâkim durum yaratılması veya hakim durumun daha da güçlendirilmesi açısından değerlendirilmeyecek, aynı zamanda rekabeti önemli ölçüde azaltabilecek işlemler de yasaklanabilecektir.
Rekabet Kurulu’nun Davranışsal ve Yapısal Tedbirlere Karar Verme Yetkisi: 4054 Sayılı Kanun’un 9. maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklikle, Rekabet Kurulu’nun (“Kurul“) nihai kararlarında davranışsal tedbirlerin yanında yapısal tedbirlerin de getirilebileceği düzenlenmiş, böylece Kurul’un rekabet ihlallerine karşı kullanabileceği araçlara yeni bir tanesi daha eklenmiştir. Bu düzenleme ile birlikte Rekabet Kurulu’nun teşebbüslerin belirli faaliyetlerini, ortaklık paylarını ya da malvarlıklarını devretmeleri şeklinde yapısal tedbirlere karar verebilmesi öngörülmektedir. Yapısal tedbirin Kurul tarafından uygulanabilmesi için öncelikle daha önce belirli bir davranışın yapılması ya da yapılmamasını öngören davranışsal tedbir getirilmesi ve getirilen bu tedbirin sonuç vermemiş olması gerekmekte ve öngörülen yapısal tedbirin ihlalle orantılı ve ihlalin etkili biçimde sona erdirilmesinde gerekli olması gerekmektedir. Son olarak, değişiklikle beraber davranışsal tedbirlerin sonuç vermediğinin nihai kararla tespit edilmesi halinde ilgili teşebbüs veya teşebbüs birliklerine yapısal tedbire uyması için en az 6 ay süre verileceği belirtilmektedir.
Kurum Uzmanlarının Yerinde İnceleme Yetkisi: 4054 Sayılı Kanun’un 15. maddesinde yapılan değişiklikle Kurum uzmanlarının yerinde inceleme yetkisinin kapsamı daha da belirginleştirilmektedir. Bu bağlamda, Kurum uzmanları tarafından gerçekleştirilen yerinde incelemelerde uzmanlar teşebbüslerin defterlerini, fiziki ve elektronik ortam ile bilişim sistemlerinde tutulan her türlü verilerini ve belgelerini inceleyebilecek, bunların kopyalarını ve fiziki örneklerini alabilecektir.
“De Minimis” İstisnası: Kanun ile 4054 Sayılı Kanun’un 41. maddesinde değişiklik yapılarak Rekabet Kurumu’na piyasada rekabeti kayda değer ölçüde kısıtlamayan rekabete aykırı davranışların soruşturma konusu edilmemesi olanağı tanınmıştır. Avrupa Birliği’nde de kullanılan ve “de minimis” olarak adlandırılan bu istisna kapsamında rakipler arası fiyat tespiti, bölge veya müşteri paylaşımı veya arz miktarının kısıtlanması gibi açık ve ağır ihlaller hariç olmak üzere teşebbüslerin pazar payı ve ciro gibi ölçütlere göre rekabeti kayda değer ölçüde kısıtlamayan davranışlarının soruşturma konusu edilmeyerek usul ekonomisi sağlanması hedeflenmektedir.
Önaraştırma ve Soruşturmalarda Taahhüt ve Uzlaşma Usulleri: Kanun ile 4054 Sayılı Kanun’un 43. maddesinde yapılan değişiklikler ile yeni fıkralar eklenerek Avrupa Birliği mevzuatında yer alan taahhüt ve uzlaşma müessesesinin rekabet hukuku mevzuatına ve uygulamasına kazandırılması amaçlanmaktadır.
- Taahhüt Sunulması: 4054 Sayılı Kanun’un 4. ve 6. maddeleri kapsamında ortaya çıkan rekabet kaygılarının giderilmesinin ilgili teşebbüs veya teşebbüs birlikleri tarafından taahhüt edildiği ve bu taahhütlerin yeterliliği ve zamanlaması dikkate alınarak Kurul tarafından kabul edildiği durumlarda taahhütte bulunan teşebbüs veya teşebbüs birliğine soruşturma açılmayabilecek ya da yürütülen soruşturma sona erdirilebilecektir. Rakipler arasında fiyat tespiti, bölge veya müşteri paylaşımı ya da arz miktarının kısıtlanması gibi açık ve ağır ihlallerle ilgili olarak taahhüt kabul edilmeyecektir. Ancak teşebbüs veya teşebbüs birlikleri tarafından verilen taahhütlere ilişkin (i) kararın alınmasına temel teşkil eden herhangi bir unsurda esaslı değişiklik olması, (ii) ilgili teşebbüs veya teşebbüs birliklerinin verdikleri taahhütlere aykırı davranmaları veya (iii) kararın taraflarca sunulan eksik, yanlış veya yanıltıcı bilgiye dayanılarak verilmiş olması hallerinde Kurul tekrar soruşturma açabilecektir.
- Uzlaşma Usulü: Kanun ile gelen bir başka yeni mekanizma olan uzlaşma ile Kurul, ilgililerin talebi üzerine veya resen, soruşturma sürecinin hızlı bitirilmesinden doğacak faydaları ve ihlalin varlığına veya kapsamına ilişkin görüş farklılıklarını göz önüne alarak, uzlaşma usulünü başlatabilecektir. Hakkında soruşturma açılmış ve ihlalin varlığını kabul eden teşebbüs ve teşebbüs birlikleri ile Kurul’un, soruşturma raporunun tebliğine kadar uzlaşabilmesi mümkündür. Hakkında soruşturma açılmış olan tarafların uzlaşma metni sunması için gereken süre Kurul tarafından belirlenecek olup verilen süre sonrası yapılacak olan bildirimlerin dikkate alınmayacağı ifade edilmiştir. Son olarak, Kanun bahse konu uzlaşma usulü sonucunda belirlenecek idari para cezasında yüzde yirmi beşe kadar indirim uygulanabileceğini belirtip uzlaşmaya ilişkin diğer usul ve esasların Kurul tarafından çıkarılan yönetmelik ile belirleneceğini bildirmektedir. Uzlaşma mekanizmasının uygulanması halinde ise, tarafların idari para cezası veya uzlaşma metninde yer alan hususları dava konusu yapmaları yasaklanmıştır.
Sonuç
Kanun, 4054 Sayılı Kanun’a getirilen davranışsal ve yapısal tedbir, taahhüt ve uzlaşma gibi yeni usul ve uygulamalar aracılığıyla Kurul’un takdir yetkisinin kapsamını genişletmiş ve aynı zamanda Avrupa Birliği mevzuatına uyum adına önemli adımlar atmıştır. Atılan bu adımlar ile rekabet mevzuatının modernizasyonu ve usul ekonomisi sağlanması hedeflenmektedir. Bununla birlikte, bahse konu faydaların yanı sıra yapısal tedbirlerin mülkiyet hakkı ve pazardaki serbest rekabet üzerindeki etkileri ile yerinde incelemelerde yapılacak elektronik incelemelerde kişisel verilere ilişkin uygulamada ortaya çıkabilecek sorunların yakından takip edilmesinde fayda bulunmaktadır.
COVID-19 salgını ile ilgili hukuki düzenlemelerle ilgili bilgilere Esin Avukatlık Ortaklığı Coronavirüs Masası‘ndan ulaşabilirsiniz.